SANAT NEREDE BAŞLAR VE NEREDE BİTER…

Göz Bebeğim

Hayatımızda ilgi duyduğumuz alan/lar muhakkak vardır. Olmazsa, hayatın bir anlamı da olmaz. İnsan yaşadıkça birçok şeye tanık olur. Öğrenir, yazar, çizer, karalar. Etkilenir, ilgi duyar. Kimileri yazar, kimileri resmeder, kimileri ise hem yazar, hem resmeder hemde şarkı söyler. Yapılanların hepsi sanat ve yetenek meselesi, kişinin kendisini keşfederek geliştirmesidir. Sanat, duyguların, tasarımların içselleştirilerek dışavurumudur. Yaşama anlam katar. Nerede olduğunuz değil, neyi hissettiğinız sanattır. Daha doğmamış bir bebeği düşünelim. Bebekler sanatı anne rahminde algılamaya başlar. Anne karnındaki bebeklerin kulakları, 9. haftasında oluşmaya başlar. 18. haftaya ulaştığında seslere tepki veriyor duruma gelmişlerdir bile. Bebekler için 25-26 haftasında, sanat başlar. Hamilelikte müziğin ve hatta tüm sanat dallarının çok büyük bir önem taşıdığını iyi biliriz. Ayrıca hamilelikte yaşanan duyguların anne karnındaki bebekleri doğrudan etkilediği bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Annesinin sesinden dökülen bir şarkı, bir kitaptan okunan satırlar ya da yapılan resim sergisi ziyaretleri, en güzel örnekleridir. İlgilenilen, sanatın hangi dalı olursa olsun sanat, doğmamış bebeklerin kişisel gelişimlerine son derece katkı sağlayacaktır. Rusya’nın Saint Petersburg şehrinde anneler, doğmamış bebekleri için müzelere gidiyor, resim sergilerini ziyaret ediyorlar. Bu tablolara bakarak bebeklerine sanat aşkını aşılamaya çalışıyorlar. Sanat nerede başlar? sorusuna verilecek yanıt, elbette anne karnındaki bebeğin duyduğu melodi sesi, gezdiği sergiler, bir annenin okuduğu kitaplardır. Ve. Eğer sanata aşık bir insan ya da sanatçı olarak yaşayıp, sanat adına gelecek nesillere ve dünyaya kendi yaratıcılığınız ile bir şeyler bırakıyorsanız; sanat asla bitmez ve yaşayan bir şaheser olarak kalır. 

Bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle Sağlıcakla kalınız. Sevgiler